Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Belki parasız kalmıştır
24.03.2010

Mevlana Halid-i Bağdadi hazretleri zamanında bir vali, Abdülbaki adında bir kimseyi, Bağdat'a vazifeli olarak göndermişti.

Abdülbaki Efendi
, Bağdat'ta bir ay kaldı.
Parası bitince, sıkıntıya düştü.
Zira hiç tanıdık kimse yoktu bu şehirde.

"Kimden borç para alabilirim?"
diye düşünürken, Halid-i Bağdadi hazretlerini hatırladı.
"O, Allah'ın bir Veli kuludur. Benim hâlim, muhakkak o zata malumdur" diye düşündü kendi kendine.

Tam Ona gitmek için hazırlanıyordu ki, kapısı çalındı.
Açtığında tanımadığı bir kimse vardı kapıda.
- Buyurun, kimi aradınız?

- Abdülbaki Efendi siz misiniz?
- Evet benim.

Elindeki keseyi uzatıp;
- Halid-i Bağdadi hazretlerinin selâmları var. "Belki parasız kalmıştır. İşbu hediyemizi lütfen kabul etsin" buyurdular, dedi.

Sonra;
- İzninizle, deyip ayrıldı.

Abdülbaki Efendi saydı parayı.
Tam yirmibin altın vardı kesenin içinde.

KİM KİMİ SEVİYORSA

Bu zat, bir gün birkaç sevdiğiyle sohbet ediyordu ki;
- Peygamberleri seviyor musunuz? diye sordu
- Elbette seviyoruz efendim, dediler.

- Eshab-ı kiramı seviyor musunuz?
- Çok seviyoruz efendim.

- Peki ya Evliyaları?
- Onları da çok seviyoruz.

- O halde size bir müjde vereyim. Sizler, ahirette o çok sevdiğiniz Peygamberlerle, Eshab-ı kiramla ve Velilerle beraber olacaksınız. Çünkü kişi, sevdiği kimselerle beraber olacaktır ahirette.


www.gonulsultanlari.com