Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Emeğine yazık
5.04.2010

Zünnun-i Mısri hazretleri zamanında Mısır'da zengin bir adam, kendisine çok güzel bir kâşâne yaptırmıştı.

"Ne güzel oldu" diye etrafında geziyordu ki, Zünnun-i Mısri hazretleri gördü onu.

Ve yanına gelerek;
- Ey kişi! Bir dünya evine bunca emek değer mi? Üç gün sonra göçersin bu evden. Sen, kendine Cennette ev yap ki o ev çıkmaz elinden, buyurdu.

Ve ekledi:
- Malın çoksa, fakirlere dağıt, hayırlı yerlere sarfet. Zekatını da ver. Böyle yaparsan, ahirette karşılığını görürsün.

Adama tesir etmişti bu sözler.
- Dediğinizi yaparsam, Cennette bana ev verirler mi? dedi.
- Elbette, buyurdu. Hem de altından sular akan köşk verirler.

O anda dünya sevgisi çıktı kalbinden.
Nesi varsa, fakirlere dağıttı.
Ve Zünnun-i Mısri hazretlerinin talebesi oldu artık.

Halisen tövbe edip, ibadete başladı.
Kısa bir müddet sonra da vefat etti.
Defnettiler kabrine.

O gece yakınları onu rüyada görüp;
- Halin nasıldır? diye sordular.

Cevabında;
- Zünnun-i Mısri hazretleri bana ne dediyse hepsi olduğu gibi çıktı. Beni Cennete ilettiler. Altından sular akan köşkler ihsan ettiler, dedi.

NAMAZ DİNİN DİREĞİ

Bu zat, bir sohbetinde;
- Beş vakit namazınızı mutlaka kılın! Namaz, dinin direğidir, buyurdu.

- Namaz kılmayanın imanı gider mı efendim? diye sordular.
- Eğer namazı birinci vazife kabul etmiyor, önemsemiyor, kılmadığı için üzülmüyor ve azabından da korkmuyorsa, o zaman imanı gider, buyurdu.


www.gonulsultanlari.com