Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Niçin gelmiyorsun?
16.04.2010

Seyyid Ahmed Bedevi hazretlerinin mübarek türbesinde, her yıl doğum gününde mevlid-i şerif okutulurdu.
Adetti bu o havalide.

O devirde yaşayan Evliyadan biri, o seneki mevlid cemiyetine gitmemeyi düşünüyordu ki, o gece Ahmed Bedevi hazretlerini gördü rüyasında.

Büyük Veli, kendisine;
- Niçin gelmek istemiyorsun bizim mevlidimize? Halbuki Resulullah Efendimiz ve eshabı kiram, hatta sair Peygamberler de bu mevlid cemiyetine katılırlar, buyurdu.

O anda uyandı uykudan.
Anladı hatasını.
Yola çıkıp yetişti cemiyete.
Ve bir daha da terk etmedi.

ÖRNEK İNSAN KİMDİR?

Bu zat, bir gün cemaatine;
- Örnek insan kimdir, biliyor musunuz? diye sordu.

- Bilmiyoruz efendim, dediler.
- Örnek insan, kendisini feda edendir.

- Ne için feda eden efendim?
- İnsanlar için, dinimiz için. Öyle ki, kendisi, kendi için yoktur. Hizmet için vardır. Yani insanlara hizmet için menfaatini düşünmez. Uykusunu, rahatını, her şeyini feda eder.

- Böyle kimse var mıdır hocam?
- Elbette. Ecdadımız böyleydi. İnsanların saadeti için kendilerini feda ettiler. O fedakâr ecdadımız olmasaydı, İslâmiyet bize kadar gelebilir miydi? Biz bu gün Müslüman olmamızı, onlara borçluyuz, buyurdu.

Ve ilave etti:
- İslâmiyet fedakârlık ister, çile ister. Çile olmazsa hizmet olmaz.

- Çile çekmeyi kimse istemez ki efendim.
- Evet, insanlar çileyi sevmiyor. Acı geliyor. Halbuki acı da olsa, ilaçtır bu. İlaçlar elbette acı olur.


www.gonulsultanlari.com