Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Tüylü kanat
27.05.2010

Seyyid Abdülkadir hazretlerinin yaşadığı Mültan şehrinde bir kemik hastalığı yayılmıştı.
Ve bu derde yakalanan, ölüyordu.

Bu zatın talebesinden Gıyaseddin adında bir genç, bir Cuma gecesi Efendimiz aleyhisselamı gördü rüyasında.

Peygamberimiz, ona bir tüylü kanat verip;
- Bu kanadı, seyyid Abdülkadir'e ver. Hasta olan bir uzv'a bunu dokundurur ve o hastaya on İhlas-ı şerif okursa, Hak teâlâ şifa yaratır, buyurdu.

Gıyaseddin uyandığında, Resulullahın verdiği o tüylü kanat elindeydi.
Seyyid Abdülkadir hazretleri de böyle bir rüya gördü aynı gece,

Resulullah Efendimiz
ona da;
- Ey oğlum! Sana Gıyaseddin'le bir tüylü kanat gönderiyorum. Onu, tarif üzere hastalara tatbik edersen Hak teâlâ onunla şifa verir, buyurdu.

Gerçekten o kanadın öyle çok faydası oldu ki, kısa zaman içinde hastaların sayısı azaldı ve hiç kalmadı.
Ve artık o hastalık görülmedi o beldede.

KARDEŞİM ÖMER

Bu zat şunu anlattı sevdiklerine:
Bir gün Peygamber Efendimiz, hazret-i Ömer'e;
- Ey kardeşim Ömer, bana da dua et, buyurmuştu.

Hazret-i Ömer;
- Ben bu Kardeşim sözünden daha güzel, daha tatlı bir kelam duymadım, demiştir.

Eshabı kiram;
- Yâ Resulallah, sizin de duaya ihtiyacınız var mı? diye sordular.

Cevaben;
- Siz dua edin, faydası edene mi, yoksa edilene mi olur, o belli olmaz, buyurdu.


www.gonulsultanlari.com