Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Ateşe dayanacağın kadar
26.06.2010
Davud-i Tai hazretlerinden bir kişi nasihat istedi.
Ona cevaben;
- Bu dünyaya, burada kalacağın kadar, âhirete de orada kalacağın kadar çalış. Ateşe dayanacağın kadar günah işle. Allahü teâlâya, muhtaç olduğun kadar ibâdet eyle, buyurdu.
Bir gün pazara çıkmıştı.
Hurma gördü bir satıcıda.
Almak istedi. Ama parası yoktu.
- Bana bir dirhem kıymetinde hurma ver. Parasını yarın vereyim, buyurdu.
Ancak satıcı tanımıyordu Onu.
- Veresiye satmıyorum, dedi.
Bu cevabı alınca ayrılıp gitti oradan.
Komşu satıcılar;
- Sen ne yaptın. O zât Davud-i Tai hazretleriydi, dediler.
Adam çok üzüldü yaptığına.
Bir kesenin içine "bin dirhem" koyup, koştu arkasından.
Yetişip keseyi arzedince;
- Benim bunlarla işim yok, buyurdu. Ben, nefsime haddîni bildirmek istemiştim. Meğer bir dirhem bile itibarı yokmuş. Bunu o da anladı.
GÖNLÜ ÖLDÜREN ZEHİR
Bir günkü sohbetinde;
- Kardeşlerim, Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarında yazılı olan itikada uymayan fena, bozuk itikatlar, îmânlar, gönlü öldüren bir zehirdir, buyurdu.
- Zehir midir efendim? dediler.
- Evet. İnsanı sonsuz ölüme, ebedî azablara götürür.
- İbâdette gevşeklik olursa efendim?
- İbâdetlerde gevşeklik olursa, affolunabilir. Ama itikatta gevşek davranmak affolunmaz.
- Hikmeti ne hocam?
- Çünkü âyet-i kerîmede mealen; "Şirki, yâni küfrü asla affetmeyeceğim. Diğer bütün günahları, istediğim kimselerden affederim!" buyuruldu.
www.gonulsultanlari.com