Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Rızkımızı arıyoruz
19.08.2010

Bir gün bazı kimseler Cüneyd-i Bağdâdî hazretlerine gelerek;
- Biz, gezerek rızkımızı arıyoruz, dediler.

Onlara cevaben;
- Rızkınızın nerede olduğunu biliyorsanız, orada arayınız, buyurdu.

- Rabbimizden bekliyoruz efendim. Bakalım ne vakit gelip bizi bulacak?
- Unutmuş sanıyorsanız, hatırlatınız.

- Unutmamıştır ama, ne vakit gönderecek diye tevekkül edip bekliyoruz efendim.
- İmtihan ederek, deneyerek Allahü teâlâya tevekkül etmek olmaz. Zira bu, îmânda şüphe bulunduğunu gösterir.

Sordular:
- Öyleyse bize ne tavsiye edersiniz efendim?

- Rızık için, hiç şüphe etmeyin. Zira cenâb-ı Hak rızkınıza kefildir. Az gayretle o rızık ayağınıza gelir. O emrettiği için çalışın, ama gelen rızkı, bu çalışmanızdan bilmeyin, buyurdu.

Ve ilave etti:
- Rızık için güvenin Rabbinize. Çünkü O, buna söz vermiştir, elbette gönderir.

BU ÖMÜR FIRSATTIR

Bir gün de sohbetinde;
- Bu ömür bir fırsattır. Onu, en iyi şeyle değerlendirmelidir, buyurdu.

Ve ekledi:
- Bu dünya'nın bir saati, ibâdet bakımından âhiret'in bin yıllık zamanından iyidir.

Sordular:
- Neden efendim?
- Çünkü bu bir saatte, iyi iş ve ibâdet yapılarak "ebedî saâdet" kazanılabilir. Halbuki kıyametin binlerle senesinde hiç bir iş yapılamaz, buyurdu.

Ve ekledi:
- İnsanın en kıymetli sermayesi, ömrüdür. Onu boşa geçiren, çok pişman olur âhirette.


www.gonulsultanlari.com