Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Rabbinden iste!
4.09.2010
Sehl bin Abdullah Tüsteri hazretlerinin bir oğlu vardı ki, küçükken hâl ehliydi.
Ne zaman yiyecek isteseydi, annesi;
- Rabbinden iste! derdi ona.
O da secdeye kapanır, Rabbinden isterdi.
O arada annesi istediği yiyecekleri getirip yanına koyardı gizlice.
Çocuk, secdeden kalkıp o şeyleri görünce sevinir ve annesinin koyduğunu bilmediği için Allahü teâlâ'dan bilirdi.
Bir gün annesi yokken acıkmıştı.
Her zamanki gibi secdeye kapanıp bazı şeyler istedi Rabbinden.
Secdeden kalktığında, istediği şeyleri, gördü yine yanında.
O sırada annesi girdi içeri.
Yanındakileri görünce sordu:
- Bunlar nereden geldi oğlum?
Çocuk cevap verdi:
- Hergün gelen yerden anneciğim.
EN MÜHİM REÇETE
Bu zât, bir gün cemaatine:
- Size, nefis ve şeytanın zararından kurtulmanın reçetesini söyleyeyim mi? diye sordu.
- Seviniriz efendim, dediler.
- Bunun ilacı, kurtulmuş olanlarla beraber olmaktır. Bir cemaatin içinde Allahü teâlânın sevdiği biri varsa, cenâb-ı Hak, o zâtın hürmetine hepsini affeder, buyurdu.
TEK BAŞINA OLMAZ
Bir gün de bu zâta;
- İnsan, âhiretteki azablardan tek başına kurtulamaz mı efendim? diye sordular.
- Çok zor, buyurdu.
- Neden efendim?
- Bir kimse, "Ben kendimi kurtarırım. Kimseye ihtiyacım yok" derse, bu, okyanusun ortasında tek başına kalmış bir insana benzer. İmdat istese, kimse duymaz. Ölse, kimsenin haberi olmaz. Köpek balıkları'na yem olur gider.
www.gonulsultanlari.com