Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Tatlı su fışkırdı
9.12.2010

Adiyy bin Müsafir hazretlerini sevenlerden biri anlatıyor:

Bir yolculukta yolum dağ başına uğradı.
O gece dağda konakladım.
Az sonra vahşi hayvanlar geldi yanıma.

Ama bana hiç dokunmadılar.
"Yoksa Adiyy bin Müsafir hazretleri mi var bu yakınlarda?" diye düşündüm.
Zira bu hâl, o zâta mahsus bir kerametti.

Gerçekten de o zâtın sesini duydum o ara.
Düşüncem doğruymuş meğer.
Çok yorgun, aç ve susuzdum.

Bu büyük Velî yanıma gelip, ayağını yere vurdu.
Baktım, "tatlı su" fışkırdı o yerden.
Bir daha vurdu.
bir "nar ağacı" çıktı bu defa.

Bana dönüp;
- Bu nîmetler, Allah'ın izni ile, senin için çıkmıştır. Ye, iç ve O'na şükreyle, buyurdu.

GÜNAHTAN UZAK DUR!

Bir gence de nasihatında;
- Evlâdım, günahtan uzak dur. Zira tövbesiz ölenlere âhirette azap var, buyurdu.

Ayrıca;
- Sen, başkalarının günahına bakıp da, seninkini "küçük görme" sakın. Zira o gün, küçük bir günah, senin için "çok çetin" olacaktır, buyurdu.

Ve ekledi:
- Günah ateştir. Bunu hiç unutma.

GIYBETTEN SÂKİN!

Bir gün de sevdiği bir gence;
- Gıybetten çok sakın, buyurdu. Zira gıybet, zina etmekten daha çirkindir.

Delikanlı şaşırdı:
- Zinadan mı dediniz efendim?

- Evet. Hem de annesiyle zinadan. "Falan âlim, filâncadan üstündür" demek de gıybettir. Çünkü duysa üzülür.


www.gonulsultanlari.com