Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Bir nazarı kâfiydi
17.12.2010
Alî bin Heyti hazretlerini, bir gurup âlim ziyarete geldiler bir gün.
Onları içeriye alıp iltifat etti.
Oturup uzun uzun sohbet ettiler.
Âlimler, Onun sohbetinden ve hikmetli sözlerinden çok istifade etmişlerdi.
Ama birkaçı hariç.
Onlar huzursuz olmuşlardı.
Nitekim kalkıp gittiler az sonra.
Bu büyük Velî, anlamıştı niçin gittiklerini.
Ama üzülmüştü bu hareketlerine.
Ertesi gün, o gidenleri tek tek ziyaret etti evlerinde.
Kapılarını çalıyor, yüzlerine bir defa bakıp geri dönüyordu.
Bütün sır, o bakıştaydı zaten.
O bakışla, bütün bildiklerini unuttular.
Yıllarca tahsil edip, dirsek çürütüp öğrendikleri dînî bilgiler, Onun bir nazariyle silinmişti bir anda.
Kur'ân-ı kerîmi bile unuttular.
Hatâlarını anlamışlardı ama, olan olmuştu bir kere.
Gidip özür dilemekten başka çâreleri yoktu.
Toplanıp vardılar kapısına.
- Affedin efendim, bu kötü halden bizi kurtarın, dediler.
Yine merhamet etti mübarek zât.
Onları içeri alıp yemek ikrâm etti.
Âlimler, henüz ilk lokmayı alır almaz kavuştular eski bilgilerine.
Onun büyüklüğünü de anlamış oldular böylece
YÜZÜNÜZÜ ÂHİRETE ÇEVİRİN!
Bir gün de;
- Efendim, huzurlu olmamız için bize ne tavsiye edersiniz? diye sordular bsu zâta.
Cevaben;
- Yüzünüzü âhirete çevirin. Âhireti dert edin. Âhiret derdi olanın, dünya derdi olmaz, buyurdu.
Ve ekledi:
- Aksi halde hiç huzur bulamazsınız. İşleriniz karışık, üzüntünüz çok olur.
www.gonulsultanlari.com