Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Ey zelzele sâkin ol!
29.12.2010

Ebû Bekr bin Hüvara hazretleri zamanında bir gün çok kuvvetli bir zelzele olmuştu o diyarda.

Herkes şaşırmıştı ki, İbni Hüvara hazretleri, zelzeleye hitâben;
- Ey zelzele sâkin ol! diye nida etti.

Zelzele dile gelip;
- Ey ibni Hüvara! Ben de sana itaat ile emr olundum! diye nida etti.

Bu sesi orada olanların hepsi işittiler
Ve zelzele durdu o anda.

ARSLAN ÇOK ACIKMIŞ

Bir gün de, bu zâtın huzuruna biri gelmişti ki, gördüğü manzara karşısında irkildi.
Zira koca bir arslan duruyordu yanında.

Ve sanki bu zâta bir derdini arz ediyor, O da bir şeyler söylüyordu arslana.
Az sonra arslan, geri geri giderek edeble terketti o yeri.

O kimse merakla yaklaşıp;
- Efendim, o hayvanla ne konuştunuz? diye sordu.

Cevaben;
- Hayvancağız üç gündür bir şey yememiş. Onu Hamamiye köyüne gönderdim ve; "Senin rızkın, Hamamiye köyünde bulunan bir inektir, git onu ye!" dedim, buyurdu.

O kimse merak edip, o köye gitti.
Ve gerçekten o gün, bir arslanın bir ineği yediğini söylediler kendisine.

RÛHUN GIDASI, VERMEKTİR

Bu zât, bir sohbetinde;
- Kardeşlerim, bedenin gıdası yemek, rûhun gıdası ise vermektir, buyurdu.

Ve izah etti:
- Yâni beden yemekten, ruh ise vermekten zevk alır.

- Peki ne vereceğiz hocam?
- Parası olan para, ilmi olan ilim.

- Ya verecek birşeyimiz yoksa efendim?
- O zaman bir "gülücük" olsun verin. "Güleryüz" göstermek, sadakadır çünkü.


www.gonulsultanlari.com