Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Yârın öleceksin, deseler…
5.10.2011
Hammâd bin Seleme hazretleri, Tebe-i tâbiînin büyüklerinden olup çok ibâdet ederdi.
Öyle ki, kendisine; "Yarın öleceksin" deseler, ancak o kadar ibâdet edebilirdi.
Bir kimse, bir şey sormak için huzûruna gelse, daha suâlini sormadan, cevâbını alır ve duâ edip giderdi.
AFFEDER Mİ?
Birgün Süfyân-ı Sevrî hazretleri;
"Ey Hammâd! Cenâb-ı Hak bizi affeder mi acabâ?" diye sordu.
Cevâbında;
"Yâ Süfyân! Kıyâmet gününde bana; "Hesabını, anne babana mı vermek istersin, yoksa Allahü teâlâya mı?" diye sorsalar, Vallahi ben "Allah'a hesap vermeği" isterim Zîrâ O, bana anne babamdan çok daha merhametlidir" dedi.
SİZİ GÖRÜNCE
Hammâd bin Seleme hazretlerinin evinde bir hasır, bir Kur'ân-ı kerîm, bir kitap dolabı ve abdest almak için bir su kabı vardı.
Muhammed bin Süleymân bir gün bu zâtın ziyâretine geldi ve; "Sizi görünce beni bir heybet sardı, hikmeti nedir?" diye sordu.
Hazret-i Hammâd;
"Peygamber efendimiz; "Kim Allah'tan korkarsa, herkes ondan korkar. Her kim de Allahü teâlâdan korkmuyorsa, o da her şeyden korkar" buyuruyor" dedi.
Bunun üzerine, Muhammed bin Süleymân Ona "kırkbin dirhem" verip; "Bunu al, ihtiyâçlarına harca" dedi.
Hazret-i Hammâd;
"Hayır, alamam" buyurunca, "Vallahi helâl paradır. Al da ihtiyâcı olanlara ver" dedi.
Ancak yine kabul etmeyip;
"İhtiyâcı olanlara siz verin" buyurdu.
www.gonulsultanlari.com