Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Niçin namaz kılmıyorsun?
17.03.2012
Hindistan'ın büyük velîlerinden Bedî'uddîn Sehârenpûrî "rahmetullahi aleyh" İmâm-ı Rabbânî hazretlerine talebe olmadan önce zaman zaman hazret-i İmâm'ın sohbetlerini dinlemeye giderdi.
Ama bir gün...
Bir kız gördü.
Ve âşık oldu. O günden îtibâren namazı bırakıp günahlara daldı. Hazret-i İmâm, ona; "Bedî'uddîn, niçin namaz kılmıyorsun ve neden günahlardan sakınmıyorsun?" buyurdu.
İmâmı severdi.
Ama cevâben;
"Ben böyle nasîhatleri çok dinledim. Bana böyle nasîhatler tesir etmiyor" diye arzetti. İmâm- Rabbânî hazretleri; "Yarın gel, birşeyler yaparız" buyurdu.
Ertesi gün oldu.
Yola çıkıyordu. Ama çıkamadı. Zîra tam tam çıkmak üzereyken sevdiği kız onlara misâfir geldi. Onunla konuşmaya dalıp, hazret-i İmâm'a gidemedi. İki-üç gün sonra gidebildi ancak.
Huzura vardı.
Hazreti İmâm;
"Verdiğin sözü tutmadın. Ama mâdem geldin, yine iyi ettin. Git abdestini yenile, iki rekat namaz kıl ve yanıma gel" buyurdu. Bedî'üddîn "Peki efendim" dedi.
Abdest aldı.
Namaz kıldı.
Ve tekrar hazret-i İmâmın huzuruna geldi. Hazret-i İmâm Onu husûsî odasına götürüp teveccüh buyurunca, kendinden geçip yere yıkıldı. O hâlde onu kaldırıp eve götürdüler.
Bir gün geçti.
Bir de gece.
Kendine geldiğinde, kalbini yokladı. O kıza tutkunluktan iz bile kalmadığını gördü. Kalbini her türlü kötülükten temizlenmiş buldu ve sohbetlere muntazam devâm ederek hocasının yüksek teveccühlerinin bereketiyle çok yüksek derecelere kavuştu.
www.gonulsultanlari.com