Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Hocam biz geldik!
28.03.2012
Osmânlı Devletinin kuruluş devrinde Anadolu'da yetişen âlim ve evliyâdan Cemâleddîn Aksarâyî hazretlerinin "rahmetullahi aleyh" vefâtıyla talebeleri üzüldüler.
Namazını kıldılar.
Sonra defnettiler.
Ancak dersleri yarım kalmıştı. Bu talebeler toplanıp, birlikte kabrinin başına gittiler. hürmetle ziyâret edip, Fâtiha okuduktan sonra "Hocam! Biz geldik" dediler. Fakat cevap alamadılar.
Bir daha dediler.
Cevap gelmedi.
İkinci gün de kabristana gelip hocalarının mübârek rûhuna Fâtiha okuduktan sonra yine "Hocam biz geldik" dediler.
Cevap beklediler.
Ve lâkin gelmedi.
Üçüncü gün de aynı durum oldu. Ama bıkmadılar. Dördüncü gün de kabrin başına geldiklerinde, hocalarının rûhâniyeti tecessüm etti.
Yâni göründü.
Ve kendilerine;
"Geldiniz mi yavrularım, hoş geldiniz. Haydi dersimizi okuyalım" buyurdu. Yarım kalan derslerini okutup tamamladı.
Ayrılacaklardı.
Ama gitmeden;
"Hocam biz üç gün arka arkaya buraya geldik ve geldiğimizi size arzettik. Ama sizden cevap alamadık. Sebebi neydi?" diye sordular.
Mübârek hocaları;
"Biliyorum" dedi.
Ve buyurdu ki: "Evlâtlarım! Üç gün evvel bu kabristana bir mü'min uğradı. Kabristana karşı dönüp bir Fâtiha ve üç İhlâs-ı şerîf okuyup, sevâbını burada yatan mevtâlara bağışladı.
Sevap çoktu.
Dağıtılıyordu.
Ben de o sevaptan nasîbimi alabilmek için sıraya girdim.Üç günde ancak bana sıra gelebildi. Onun için size cevap veremedim, kusura bakmayın" buyurdu
www.gonulsultanlari.com