Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Ay kucağına girdi
18.06.2012
Hazret-i Ebû Bekr "radıyallahü anh" önceleri tüccâr idi. Sefer ve ticâret yapardı. Ekserî Şâma giderdi. Seferde iken, bir gece rü'yâda gördü ki, gökden ay inip, kucağına girdi.
Hazret-i Ebû Bekr
"radıyallahü anh"
iki eliyle onu kucakladı ve sînesine basdı.
Sonra uyandı.
Yemlîhâ adında meşhûr bir râhib var idi.
Ona varıp, rü'yâsını ta'bîr etdirdi.
Râhib dedi ki:
"Sen nerelisin?"
Ebû Bekr dedi:
"Arz-ı Hicâzdanım"
"Ne iş yaparsın".
"Tüccârım".
Râhib bu defâ;
"Ey Arabistanlı kişi. Bu rü'yâda, sana büyük müjdeler vardır. Ta'bîrini istersen, ücretini ver" dedi.
Hazret-i Ebû Bekr
"radıyallahü anh"
oniki dînâr verdi.
Râhib dedi ki:
"O ay ki, gökden sana indi. Âhır zemân Peygamberidir. Yakında zuhûr edecekdir. Sen Onun hayâtında iken vezîri, sonra da halîfesi olursun".
Sonra şunu
tembih etti:
"Ona yetişirsen, bana bildir ki, varıp îmân edeyim, Eğer ölmüş olursam, Ona selâmımı ulaştır. Ben Onun dînine girdim ve ümmetinden oldum. Beni âhıretde şefâ'atinden unutmasın".
Hazret-i Ebû Bekr
"radıyallahü anh";
"Bana bir mektûb ver" dedi.
Râhib, oniki satırlık bir mektûb yazıp, hazret-i Ebû Bekr'e verdi. (devamı yarın)
www.gonulsultanlari.com