Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Sen fazla yazdırmışsın
2.09.2012

(Dünden devam)
Resûl-i Ekrem hazretleri, yüzüğün kaşına bakıp gördü ki, "Lâ ilâhe illallah, Muhammedün Resûlullah, Ebû Bekr-i Sıddîk" kazılmış.
Hazreti Ebû Bekre
"radıyallahü anh";
"Yâ Sıddîk. Bu yüzüğün kaşına yalnız Lâ ilâhe illallah kazdır, demiştim. Sen fazla kazdırmışsın. Sebebi nedir?" dedi.
O anda hazret-i Cibrîl geldi.
"Yâ Resûlallah! Hak teâlâ hazretleri sana selâm eder. Ve buyurur ki, "Ebû Bekr'in kendi adının yüzüğün kaşında yazıldığından haberi yoktur. Habîbim bundan dolayı huzursuz olmasın" dedi.
Yine Hak teâlâ
"celle celâlüh";
"Ey habibim! Ebû Bekr benim ism-i şerîfimden, senin isminin ayrı olmasını lâyık görmeyip, kendisi kuyumcuya kazdırdı. Ben de senin adından Ebû Bekr'in adının ayrı olmasını revâ görmedim. Onun için, Cebrâîle emr edip, senin adının yanına Ebû Bekr'in adını yazdırdım" buyurdu

HESAPSIZ CENNETE GİRER

Fahr-i âlem
Efendimiz buyudular ki, mi'râc gecesi, Cebrâîl'e;
"Kıyâmet gününde, ümmetimin cümlesine sual olunur mu?" diye sordum.
Cebrâil dedi ki:
"Cümlesine hesâb vardır.
Lâkin, Ebû Bekr'e yoktur.
Ona kıyâmet günü;
"Sen hesâbsız Cennete gir"
denilir.
O ise cevâben;
"Beni sevenler girmeyince, ben Cennete girmem" der".


www.gonulsultanlari.com