Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Allahü teâlâyı sever misin?
29.10.2012
Bir gün Resûlullah Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) hazret-i Alî'ye; "Yâ Alî! Allahü teâlâyı sever misin?" diye sordu.
Cevâbında;
"Severim" dedi.
Sordu yine:
"Beni sever misin?"
"Evet severim" dedi.
"Hasan ve Hüseyin'i sever misin?" buyurdukta, yine: "Evet" deyince; "Yâ Alî! Bu kadar sevgiyi bir kalbe nasıl sığdırıyorsun?" buyurdu.
Hazret-i Alî sustu.
Cevap veremedi.
Akşam eve geldi.
Hazret-i Fâtıma'ya anlatınca; "Bunu bilmiyecek ne var. Allahı ve Resûlünü sevmen imânından, beni sevmen nefsinden, Hasan ve Hüseyin'i sevmen tabîatındandır" dedi.
Bu cevâbı öğrendi.
Resûlullaha geldi.
Aynısını arzedince;
"Bu meyve Peygamberlik ağacından alınmıştır" buyurdular.
Yâni bu cevap senden değil, Fâtımadandır, demek istediler.
ALÎ'Yİ MÜ'MİNLER SEVER
Hazret-i Alî (radıyallahü anh) buyurmuştur ki: "Ekin tânesini bitiren ve insanı halk eden Allahü teâlâya yemîn ederim ki, Resûl-i Ekrem (aleyhisselâm); "Alî'yi, ancak müminler sever. Alî'ye, ancak münâfıklar buğz eder!" buyurmuştur.
Sahîh hadîstir.
Hadîs âlimleri;
"Bu hadîsin mânâsı şudur: Bir kimse, hazret-i Alî'nin (radıyallahü anh) Resûlullaha olan yakınlığını, Resûlullahın da hazret-i Alî'ye olan sevgisini bilir ve bu sebeple hazret-i Alî'ye muhabbet ederse, o kimsenin îmânının sıhhatine delîldir" buyurmuşlardır.
www.gonulsultanlari.com