Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Üç gün ömrün kaldı
10.11.2012

Kab'ül ahbâr (radıyallahü anh) bir gün hazret-i Ömer'e (radıyallahü anh) gelip; "Yâ Ömer! Ben Tevrât'ta okumuştum. Buna göre senin ömründen üç gün kalmıştır" dedi.
Hazret-i Ömer;
"Rabbimizin kazâsına ve kaderine râzı olduk" buyurdu.
Ebû Lü'lü adındaki bir Yahudi bir gün hazret-i Ömer'e gelip;
"Benim efendim benden çok fazla para ister" diye şikâyet etti.
Hazret-i Ömer sordu:
"Ne san'atlar bilirsin?"
Bir kaçını sayınca;
"Bu san'atlar ile bu kadar para çok değildir. Sen yel değirmeni yaparmışsın. Benim için de bir yel değirmeni yapsan" buyurdu.
Ebû Lü'lü;
"Senin için bir yel değirmeni yapayım ki, şarkta ve garbda onu söyliyeler" dedi.
Hazret-i Ömer;
"Bu kâfir, beni katl etmek istediğini söylüyor" buyurdu.
Sahâbîler;
"Öyleyse emredin, onu ortadan kaldıralım" dediler.
Cevâben;
"Cürüm işlemeden önce kısâs olmaz" buyurdu.
Ebû Lü'lü yehûdîsi fırsatını bulup, bir sabah namazını edâ ederken, altı yerinden yaraladı.
Hazreti Ömer kalktı.
Eshâbı toplayıp;
"Siz mi Ebû Lü'lüye benim katlimi emr ettiniz?" diye sordu.
Sahâbe-i Güzîn;
"Hâşâ, haberimiz yoktur" dediler.
Hattâ yemîn ettiler.
Bunun üzerine;
"Elhamdülillah ki, ben bu ümmetin katl ettiği kimse olmadım. Bir yehûdînin elinde şehîd olurum" buyurdu.


www.gonulsultanlari.com