Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Beni bunlardan satın al
1.01.2013
Hazret-i Ömer (radıyallahü anh), bir bayram günü, Resulullah Efendimiz'in huzuruna geldi.
İkisi birlikte çıktılar.
Bir yere gidiyorlardı.
Çocuklar koştular.
Server-i kâinatın eteğine yapışıp bayramlık istediler. Efendimiz, Hazret-i Ömer'e dönüp "Yâ Ömer! Beni bunlardan satın alıp kurtar" buyurdular.
O da bu emri aldı.
"Başüstüne" dedi.
Ve çarşıya gitti. Bir parça et aldı. Bir miktar da meyve aldı ve getirip çocuklara verdi. Çocuklar dağıldılar.
● ● ●
Resûl-i Ekrem "Yâ Ömer! Sen beni, Malik bin Za'rin, Yusüf aleyhisselamı aldığından daha ucuza aldın. Malik, Yusüf'ü birkaç dirheme aldı. Sen beni meyveye ve ete aldın" buyurdular.
O tebessüm etti.
Hürmetle döndü.
Ve "Yâ Resulallah! Her ne kadar Yusüf Aleyhisselam'dan ucuza aldımsa da, sen Ondan çok daha güzel ve şirinsin" dedi.
● ● ●
Hazret-i Ömer (radıyallahü anh) öyle bir mert idi ki şeytan gölgesinden kaçardı. Mısır'ın Nil nehri kurumuşken onun mektubuyla aktı. Onun kamçısıyla zelzele durdu.
O, Medine'deydi.
Bir hutbe okudu.
Irak'tan duyuldu.
● ● ●
Hakk teâlâ, onun re'yine uygun âyet-i kerime gönderdi. Cennet meleği Rıdvan, onun evine odun taşıdı. İslam, onunla kuvvetlendi.
Vatka ki o îman etti.
Cibrîl-i emin geldi.
Onunla oturdu ve sohbet etti. Arslan, onun yastığının bekçiliğini yapardı.
www.gonulsultanlari.com