Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Hiç yiyeceğimiz yok
23.01.2013
Hazret-i Ömer (radıyallahü anh) İran vilayetini fethetti. Deve ve attan, koyun ve sığırdan, köle ve cariyeden, dirhem ve dinardan çok ganimet getirdiler.
O ganimeti taksim etti.
Kendisi birşey almadı.
● ● ●
Gece vakti evine geldi. Hanımı kendisine "Niçin bizim için iki dirhem getirmedin. Evimizde yiyecekten bir şey yoktur" dedi.
Halife de üzüldü.
Hanımına döndü.
"Ey hatun! Korktum şu taifeden olmaktan ki Allahü teâlâ onların hakkında mealen 'Dünya hayatında güzel nimetleri yiyerek iyi işlerinizin sevabını giderdiniz. Bugün şiddetli azapla cezalanacaksınız' buyuruyor" dedi.
● ● ●
Halife devam edip "Yine Allahü teâlânın, mealen 'Dünyaya mağrur olup aldandılar' ve 'Sizi dünya hayatı aldatmasın' buyurduğu kimselerden olurum diye korktum" dedi.
Hanımı dinliyordu.
● ● ●
Şöyle devam etti:
"Ey hatun! Kıyamet günü, Resulullah'tan uzak kalmaktan da korktum ki kendileri 'Ey Allah'ım! Beni miskin yaşat. Miskin olarak öldür. Kıyamet günü miskin olduğum hâlde, miskinler zümresiyle haşr eyle' buyururdu" dedi.
● ● ●
Ve dışarı çıktı.
Mescide gitti.
Minbere çıkıp "Ey Müslümanlar! İçinizde bana iki dirhem kim borç verir. Ta ki yiyecek bir şeyler alıp eve götüreyim" buyurdu.
● ● ●
Sahabe bunu işitip ağladılar. Abdurrahman bin Avf kalktı. İki dirhem borç verdi Halifeye.
www.gonulsultanlari.com