Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Ey ciğerparem!
10.02.2013

(Dünden devam)
Resûl-i Ekrem Efendimiz, Hazret-i Fatıma'nın ahirette günahkâr hanımlara şefaat edeceğini Cebrail aleyhisselamdan öğrendi.
Sevinip kızına gitti.
Ve müjdeyi verdi.
Hazret-i Fatıma "Babacığım! Senin ahirette şefaat edeceğine Kur'ân-ı Kerim delildir. Benim şefaat edeceğimin delili nedir?" diye sordu.
● ● ●
Resûl-i Ekrem Efendimiz "Ey ciğerparem! Muradını Cenab-ı Hakkk'a arzedeyim. Ne ferman buyurursa sana söylerim" buyurdu.
Sonra dışarı çıktı.
Hazret-i Cibrili gördü.
Ve Hazret-i Fatıma'nın bu sualini kendisine bildirdi. Cebrail aleyhisselam Hakk teâlânın huzuruna vardı.
● ● ●
Sonra geri döndü.
Elinde bir ipek vardı.
O ipeğin üzerinde "Kıyamet günü günahkâr mümin kadınlara Fatıma kulumu şefaatçi kıldım. Bu hücceti yanında bulundunsun" yazılıydı.
Resulullah Efendimiz o cennet kâğıdını yine ipeğe sardı ve acele götürüp kızı Hazret-i Fatıma'ya teslim etti.
● ● ●
O da bunu gördü.
Ve kalbi ferahladı.
Nikâha razı oldu.
Nikâhtan sonra Resulullah Efendimiz beliğ bir hutbe okudu.
● ● ●
Hazret-i Fatıma "Ben vefat edersem bu senedi kabrime koyun. Ta ki kıyamet günü bu yazıyı hüccet edip günahkâr hanımlara şefaat edeyim" diye vasıyet eyledi.
Hazret-i Ali sevindi.
Ve gayet ferahladı.
Resulullah'ın huzurundan sürurla çıkıp mescide vardı. (devamı yarın)


www.gonulsultanlari.com