Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Cevaplarımdan ne anladın?
7.05.2013

Abdullah bin Ömer'in (radıyallahü anhüma) huzuruna bir kimse geldi ve "Osman bin Affan Bedir savaşına katıldı mı?" diye sordu.
"Hayır katılmadı" dedi.
"Biat-ı Rıdvan'da var mıydı?".
"Hayır yoktu".
"Uhud'da dağılanlar arasında var mıydı?".
"Evet vardı".
O kişi bu cevapları alıp geri gitti.
● ● ●
Orada olanlar, Hazret-i Abdullah'a "Bu kişi, sizin cevaplarınızdan, Hazret-i Osman'ı kötülediğinizi anladı" dediler.
Buyurdu ki:
"Onu geri döndürün!"
Çağırdılar, geldi.
Hazret-i Abdullah o kişiye "Hazret-i Osman, Bedir gazasına Resulullah'ın emriyle katılmadı. Çünkü muhterem hanımı ağır hasta idi, onunla ilgilendi ve Resulullah Efendimiz, ganimetten ona hisse ayırdı" dedi.
● ● ●
Sözüne devamla "Biat-ı Rıdvan'da da yoktu, çünkü Resulullah, onu Mekke'ye elçi olarak göndermişti. Eshab-ı güzinle biat ettikten sonra kendi mübarek bir elini kaldırıp ve Eshaba gösterip "Bu, Osman'ın eli olsun" buyurdu ve o eliyle öbür elini tutup biat etti" dedi.
Adam dinliyordu.
● ● ●
O sözüne devam edip "Allahü teâlâ, Kur'ân-ı keriminde 'Uhud savaşında dağılanları şeytan yanıltmıştı, Allahü teâlâ onların hepsini affetti. Allah, günahları affedicidir' buyuruyor" dedi.
Bunları bildirdi.
Sonra o şahsa:
"Sakın ola ki Hazret-i Osman hakkında kötü düşünmiyesin!" diye tenbih etti. ("Menâkıb-ı çihâr yâr-i güzîn" kitabından alınmıştır.)


www.gonulsultanlari.com