Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Ben İslam'ın âciz bir hizmetkârıyım
21.05.2013
Konya'da yetişen velilerden Hacı Veyiszade Mustafa Efendi, derin ilminin yanısıra keramet sahibi bir zattı. İmam-Hatip Lisesinde yedi sene ders verdi.
Kendisine yüksek makamlar verilmek istendiğinde:
"Ben İslam'ın alelade bir hizmetkârıyım, Allah beni bu hizmetten ayırmasın" dedi.
● ● ●
Fakir fukarayla ilgilenirdi.
Yoksullara yardım ederdi.
İlim ve irfan ehlinin içine düştüğü müşkülleri/zorlukları da kısa yoldan hâllederdi.
Talebeleriyle yaptığı sohbetlerinde namazın ehemmiyetini anlatırdı.
● ● ●
Talebeden birinin bir gece çocuğu oldu.
"Adını hocam koysun" diyerek sabah namazında Aziziye Camii'ne gitti.
Namaz kılındı.
Cemaat kalktı.
Hacı Veyiszade de kalkıp odasına giderken bu gence yanaştı ve yavaşça "Oğlunun adını Abdullah koy. Ömrü uzun olsun, âlim olsun, fazıl olsun" diye dua etti.
● ● ●
Bu zat bir sohbetinde "Ey insanlar! Şeytan insanı iki yerde küfre sokar. Çünkü insan, bu iki yerde zayıftır" dedi.
Merak ettiler.
"O hangi hâllerdir efendim?"
"Öfke ve şehvet" dedi.
"Hikmeti nedir?" dediler.
Cevap olarak:
"Çünkü öfke ve şehvet ânında akıl örtülür, insan doğru düşünemez. Onun için öfkelendiğiniz zaman ayaktaysanız oturun, oturuyorsanız yatın!" buyurdu.
www.gonulsultanlari.com