Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Onu unutmuşsun
30.07.2013

Bir kimse anlatır:
“İmam-ı Askeri hazretlerine bir mektup yazıp bazı şeyler sordum. Bahar hummasından da soracaktım.
Ama unutmuştum.
Sonra cevap geldi.
Açıp okudum.
En son şöyle yazmış:
‘Bahar humması için de Kur’ân-ı Kerim’deki mealen Ey ateş! İbrahim'in üzerine soğuk ve selamet ol âyet-i kerimesi yazılıp hummalı hastanın boynuna asılırsa şifa bulur.’
Dedikleri gibi yaptım.
Hasta şifa buldum”.
● ● ●
Halife'nin huysuz bir atı vardı. Değil üstüne binmek, eyer bile vuramazlardı. Halife'nin hizmetçilerinden biri "Efendim, biz bu atı İmam-ı Askeri hazretlerine bir gösterelim” dedi.
Halife dinleyip:
“Peki gelsin!” dedi.
Gidip çağırdılar.
Hazret-i İmam geldi.
Sarayın bahçesine girdi ve doğruca o atın yanına gitti. Ata elini sürünce hayvan başını yere eğip terlemeye başladı.
Sanki onu bilmişti.
Halife, İmama:
“Efendim biz bu atla baş edemedik. Siz bir bakın” dedi.
● ● ●
İmam-ı Askeri hazretleri atın yanına geldi.
Eyerini vurdu.
Üzerine bindi.
Ve koşturdu.
At, en ufak bir serkeşlik yapmadı.
Sonra attan indi.
Halifeye gelip:
"Ben bu attan daha uysal ve sadık bir at görmedim” buyurdu.
Halife çok hayret edip o atı İmam-ı Askeri hazretlerine hediye etti.


www.gonulsultanlari.com