Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Müjdeler olsun sana
9.12.2013
(Dündendevam)
Hazret-i Ebu Bekir:
“Doğru söylersiniz, şimdi bana emriniz nedir?” dedi.
Buyurdular ki:
“Onu derim ki Müslüman olasın.”
Her şey ortadaydı.
Kelime-i şehadeti söyledi.
Ve Müslüman oldu.
● ● ●
Resûlullah Efendimiz sevindi.
Doğruca Hira dağına vardı.
Cebrail Aleyhisselam’ı gördü.
Ve kendisine:
Yâ Cebrail! Müjdeler olsun sana ki Ebu Bekir Müslüman oldu” dedi.
Çok sevinçliydi.
● ● ●
Hazret-i Cibril:
“Yâ Muhammed! Sana da müjdeler olsun ki dünya kıyamete kadar helak olmaktan kurtuldu. Bundan sonra her kim Müslüman olursa Ebu Bekir’in bereketiyle olur” dedi.
● ● ●
Şöyle devam etti:
“Yâ Resulallah! Hakk teâlâ kıyamet gününde emreder, mahlukların/canlıların evvelinden sonuna kadar hepsini Arasat meydanına toplarlar.
Müminler toplanır.
Arş’ın sağında durur.
İnanmıyanlar sol tarafında dururlar.
● ● ●
Ondan sonra Allahü teâlânın emriyle ben senin elini tutup Arş’ın üstüne götürürüm.
Ebu Bekir’i alırım.
Arş’a götürürüm.
Sonra da:
‘On sekiz bin âlemin halkı ve yüz yirmi dört binden ziyade/çok ümmet arasında, Ebu Bekr-i Sıddık gibi kimse yoktur’ diye seslenirim.” ("Menâkıb-ı çihâr yâr-i güzîn" kitabından alınmıştır.)
www.gonulsultanlari.com