Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Eyvah! Ben ne yaptım!
5.02.2014
Halife Hazret-i Ömer, bir gün yeni ve temiz bir elbise giyerek çıktı evinden.
Camiye gidiyordu.
Ama gidemedi.
Zira hazret-i Abbas'ın evinin önünden geçerken yağmur oluğundan "kanlı sular" döküldü üzerine.
Meğer Hazret-i Abbas damda yaralı bir kedi yavrusunu yıkamış ve kanlı suyunu vermişti o oluğa.
Halife eve gitti.
Üstünü değişti.
Aynı yere gelip seslendi:
"Yâ Abbas!"
"Buyur yâ Ömer!"
"O oluğu kaldırttığım için özür dilerim. Başkasına da bir zarar vermesin diye öyle yaptım, beni mazur gör" dedi.
Hazret-i Abbas:
"Yâ Ömer! O yağmur oluğunu oraya kimin koyduğunu biliyor musun?" dedi.
"Bilmiyorum."
"O oluğu oraya, bizzat Efendimiz, hem de kendi mübarek eliyle koymuştu" dedi.
Hazret-i Ömer titredi:
Ne diyeceğini bilemedi.
"Eyvah! Ben ne yaptım?" dedi.
Başladı ağlamaya.
Bin pişmandı yaptığına.
"Yâ Abbas! Sırtıma bas da, o oluğu tekrar eski yerine sen koyuver" dedi.
Hazret-i Abbas:
"Peki olur" dedi.
Ve Halifenin sırtına basarak, o oluğu eski yerine kendi eliyle yerleştirip indi çabucak.
Ooh, elhamdülillah!
Halife rahatlamıştı.
("Menâkıb-ı çihâr yâr-i güzîn" kitabından alınmıştır.)
www.gonulsultanlari.com