Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Ebu Bekr-i Sıddık nerededir?
23.02.2014
Resul Aleyhisselam, altmış üç yaşının son günleriydi.
Minbere çıktı.
Eshaba bakıp:
“Ey insanlar! Benim, ehli beytimin ve Eshabımın sevgisi, ümmetimin üzerine kıyamete kadar farzdır” buyurdu.
Sonra seslendi:
“Ebu Bekir nerededir?”
Hazret-i Sıddık:
“Buradayım yâ Resulallah!” dedi.
Buyurdular ki:
“Yanıma gel yâ Eba Bekir!”
O da minbere çıktı. Efendimiz onun yüzünü sinesine çekti. İki gözünün arasından öptü ve çok ağladı. Öyle ki gözlerinin yaşı, üzerlerine akıyordu.
Yüksek sesle:
“Ey Müslümanlar! Bu gördüğünüz, Ebu Bekr-i Sıddık’tır. Muhacir ve Ensar’ın seyyidi ve büyüğüdür. Allahü teâlânın emriyle ben onu dünyada baba yerinde tuttum. Ahirette de sonsuz olarak dost edindim” buyurdu.
Sözüne devamla:
“Herkes beni yalanlarken, o beni tasdik etti. Herkes benden kaçarken o benimle dost oldu. Herkes beni öldürmek isterken o malını, canını, bedenini bana feda etti. Kızı Âişe-i Sıddîka’yı bana nikâh etti” buyurdu.
Ve devam edip:
“Allahü teâlânın, meleklerin ve bütün insanların laneti, buna düşmanlık edenlerin üzerine olsun. Yâ Eba Bekir! Geri dön, yerinde otur” buyurdu.
O da minberden indi.
Yerine oturdu. ("Menâkıb-ı çihâr yâr-i güzîn" kitabından alındı.)
www.gonulsultanlari.com