Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Öyleyse korkacak bir şey yok
27.04.2014

Efendimiz, bir gün Eshabına “Mümin kabre girince iki sual meleği gelir. Ancak çok heybetli ve korkunçturlar. Onu sorguya çekerler" buyurdu.
Hazret-i Ömer:
"Yâ Resulallah! Kabirde aklımız başımızda olacak mı?" diye sordu.
Efendimiz:
"Evet yâ Ömer, olacak!” deyince "Öyleyse korkacak bir şey yoktur" dedi.
Hazret-i Ali, onun bu sözüne şaştı. Vakta ki Ömer Faruk vefat etti.
Bunu hatırladı.
Kendi kendine:
"Bakalım dâvâsının eri olacak mı?" dedi.
Definden sonra bir kenara oturup gözlerini yumdu.
Kabre teveccüh etti.
Hakk teâlâ kaldırdı gözünden perdeyi. Gördü ki sual melekleri gelip sordular:
"Rabbin kim?"
"Dinin nedir?"
Hazret-i Ömer sordu onlara:
"Siz nereden geliyorsunuz?”
"Yedinci kat gökten."
"Bu mesafe ne kadardır?"
"Yedi bin yıllık yoldur.”
"Pekâlâ, siz bu uzun yoldan gelinceye kadar Rabbinizi unuttunuz mu?”
"Unutmadık" deyince:
"Siz, yedi bin yıllık yoldan geldiniz ve Rabbinizi unutmadınız da, ben şimdi biraz önce evimden çıkıp geldim, niçin unutayım?” buyurdu.
Hazret-i Ali:
"Ey kardeşim Ömer! Gerçekten sözünün eriymişsin" dedi ve bir Fatiha okuyup gönderdi ruhuna.


www.gonulsultanlari.com