Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Tefsirle uğraşırsan helâk olursun
20.07.2014

Abdülhakîm Arvasi hazretleri şöyle anlatıyor:
“Gençliğimde bir akşam namazını, hocam Seyyid Fehim hazretleriyle birlikte kıldık.
O imam oldu, ben cemaat.
O Fâtiha okuyordu.
Ben içimden tefsirini yapıyordum.
Namaz bitince bana döndü ve ‘Sen müfessir misin ki tefsire kalkıyorsun. Tefsirle uğraşırsan helâk olursun’ buyurdu.”
● ● ●
Seyyid Fehim hazretlerini çok seven ve özel hizmetlerini yapan Hacı Ömer Efendi anlatıyor:
“Bu fakir, yirmi beş sene hizmet ettim bu zata. Mübarek yüzü çok nurluydu.
Çok da heybetliydi.
Yüzüne bakamazdım.
Kendi kendime;
‘üzünü bir defacık görsem’ derdim.
Bunu başarmak için fırsat kolladım.
Bir gün hususi odasına çağırdı beni.
Koşarak gittim.
Kendi kendime;
‘İşte tam fırsat. Mübarek yüzünü iyice bir göreyim’ dedim.
Ve bakmak için kaldırdım başımı.
Fakat o da ne! O anda vücudu öyle çok büyüdü ki yeri göğü kapladı sanki.
Dehşete kapıldım.
Sonra eski hâlinde gördüm yine. İçimden ‘Bir kere daha deniyeyim’ dedim.
Bu defa da öyle çok küçüldü ki gözle görmek mümkün değildi.
O anda eski hâline geldi yine.
‘Özür dilerim’ dedim.
Bir daha da teşebbüs edemedim.”


www.gonulsultanlari.com