Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Ölüm, mümine büyük nimettir
29.07.2014

Seyyid Fehim hazretlerinin vefatı yaklaşınca uzleti tercih etti. Sohbetlerinde, ölümden bahseder “Ölüm, mümin için büyük nimettir” derdi.
Bir cuma ağırlaştı.
Birkaç talebesini çağırıp “Benden sonra oğlum Muhammed Emin hizmete devam etsin. Fakat Resulullahın aşkı yakar onun gönlünü. Bu yüzden fazla yaşamaz” buyurdu.
Üç sene geçti.
Muhammed Emin hacca gitti.
Otuz iki yaşındaydı o zaman.
Haccı eda edip Medine'ye yöneldi. Ravda-i mübareke girdi. Çıktığında yanık ciğer kokusu geliyordu ağzından. Yanında olan Abdülhakîm Efendi “Ciğeri kebap olmuş, çok yaşamaz” buyurdu.
Gemiyle dönüşe geçtiler.
Tur-i sina'da kavuştu Rabbine.
● ● ●
Seyyid Fehim hazretleri de vefatına yakın güçlükle kılabildi ikindi namazını.
Zira tükenmişti tamamen.
Yardımla kalkmıştı secdeden.
Sonra “refik-ül âlâ!" dedi.
Ve kelime-i tevhidi söyleyip vefat etti.
O anda, çeşit çeşit ve renk renk yüz binlerce esrarengiz kuş, gök cihetinden gelip Arvas’a süzüldüler.
Havada sıra sıra durup gölge ettiler.
Bu elemi onlar da hissettiler.
Defin bitti cemaat dağıldı.
Kuşlar, kabir üstünde toplandılar.
Kabirden yeşil bir nur çıktı bu kere.
Yükseldi göklere. Gökten gelen o kuşlar da toplu hâlde gittiler. Geldikleri yere.


www.gonulsultanlari.com