Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
İlahi! Ali'ye ilim ve hikmet ver
5.08.2014
Resulullah Efendimiz bir gün Hazret-i Ali'ye “Yâ Ali! Bin devene. Yemen'e kadı/hâkim olarak gideceksin” buyurdu.
Hazret-i Ali kalktı.
“Başüstüne” dedi.
Ve Efendimize dönüp “Ama ben, bu vazifeye kendimi ehil/lâyık görmüyorum yâ Resulallah!” diye arzetti.
Efendimiz ona baktı.
Göğsünü sıvazladı.
Ve ellerini açıp “Yâ Rabbî! Sen Ali'ye ilim ve hikmet ver. Ve onu bu işte dirayetli eyle” diye dua buyurdu.
Ardından;
“Haydi git yâ Ali! Yemen halkı seni bekliyor” buyurdular.
Ve tembih ettiler ki:
“Yemen’e varmadan bir tepe üzerinden geçeceksin. O tepede durup "Ey ağaçlar! Ey taşlar! Resulullahın size selâmları var" diye nida eyle/seslen!”
Ali bin Ebi Talip dinledi.
“Başüstüne yâ Resulallah!” dedi.
Ve çıktı yola.
O tepeye vardı.
Tanbihi hatırladı.
Ve yüksek sesle “Ey ağaçlar! Ey taşlar! Resulullahın size selâmları var” diye bağırdı.
Bir şey oldu o anda.
Bir uğultu koptu dağda.
Şöyle ki, orada ne kadar taş ve ağaç varsa hepsi birden “Aleyküm selâm!” diye cevap verdiler.
Yer gök inledi bu sesle.
Kâfirler bu kerameti gördüler.
Topyekûn iman ettiler.
www.gonulsultanlari.com