Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Yâ Ali! Çık şunun karşısına!
6.08.2014
Uhud Harbi kızışmıştı.
Küffarın arasından vücudu zırhlarla kaplı biri öne çıktı.
Ve bütün hiddetiyle “Ey Müslümanlar! Karşıma er istiyorum” diye bağırdı.
Efendimiz onu gördü.
Hazret-i Ali'ye döndü.
Ve kendisine “Yâ Ali! Çık şunun karşısına!” buyurdu
Ali bin Ebi Talip;
“Başüstüne yâ Resulallah!” dedi.
Ve aslan gibi gitti.
Dikildi kâfirin karşısına.
Kâfir bir hamle yaptı.
Ama işe yaramadı.
Allah’ın arslanı hiç fırsat vermeden zülfikârı hızla kaldırıp kâfirin boynuna şiddetle çaldı.
Müşrikin çelik zırhı, kâğıt gibi yırtıldı.
Kendi de kanlar içinde yere serildi.
Tekbir sedaları yükseldi gökyüzüne.
Ali bin Ebi Talip (radıyallahü anh) bu harpte on altı darbe almış ve yere düşmüştü.
O ara biri geldi yanına.
Ama tanımıyordu onu.
Kendisine bakarak;
“Kalk yerden yâ Ali! Saldır şu kâfirlere” diye seslendi.
O fırladı hemen.
Canlandı yeniden.
Ve hücum edip kaçırttı müşrikleri.
Ancak merak etmişti o kimseyi.
Tanımadığı birisiydi.
Harpten sonra olanları Efendimize anlatıp sordu:
“O zat kimdi yâ Resulallah?”
Buyurdular ki:
“O kişi Cebrail'di.”
www.gonulsultanlari.com