Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Pirimiz Seyyid Taha hayattadır
19.08.2014
Vaktiyle Derviş Bey diye biri Müküs kaymakamıydı. Bir gün bir suç işledi. Erzincan müşiri de onu vazifeden aldı ve hapsedilmesi için emir çıkarttı.
Derviş bey çaresizdi.
Seyyid Fehim hazretlerine gidip “Efendim, vazifeden alındım ve hapsedileceğim. Erzincan müşirine bir mektup yazsanız da beni affetse” diye arz etti.
Seyyid Fehim de;
“Pirimiz Seyyid Taha hayatta. Ona arzet, o hâlleder” dedi.
Derviş Bey Nehri'ye koştu.
Ve arz etti bunu o büyüğe.
Seyyid Taha “Üzülme, inşallah işin hâllolur” buyurdu ve müşire bir mektup yazıp verdi Derviş Beye.
Derviş Bey mektubu aldı.
Ve acele Erzincan’a vardı.
Vakit gece yarısıydı. "Şimdi bir otele ineyim, mektubu yarın arz ederim" dedi.
Bir otele yaklaşırken, iki memurun beklediğini gördü kapı önünde. Meğer her otelin önünde iki memur bekliyormuş kendisini.
Sordu memurlar:
“Derviş Bey siz misiniz?”
“Evet, benim.”
“Buyurun, müşir bey sizi bekliyor” dediler.
Müşir, Derviş Beyin boynuna sarılıp “Seyyid Taha, sekiz gecedir rüyama giriyor ve ‘Sana, çok sevdiğim birini gönderiyorum. İşini hâllet!’ diye emrediyor” dedi.
Ve mektubu aldı.
Açıp okudu. Saygıyla öpüp sürdü yüz ve güzüne ve Derviş beyi affedip gönderdi eski vazifesine.
www.gonulsultanlari.com