Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Yetmiş bin melek geldi
9.04.2015
Zaman akıp gitmiş, Fatıma binti Esed'in (radıyallahü anha) ömrü sona ermişti.
Nihayet vefat etti.
Efendimiz gömleğini sırtından çıkararak Fatıma binti Esed'e kefen yaptı...
Cenaze hizmetini gördü.
Namazını kıldırdı...
Sonra da Eshaba;
"Allahü teâlânın emriyle ‘yetmiş bin melek’ onun cenaze namazına katıldı" buyurdular.
Cenazesi kılınmıştı.
Artık defnedilecekti.
Resulullah Efendimiz bizzat kendileri onun kabrine indiler.
Kabir hayatının rahat ve hoş olması için kabrin köşelerini genişletir gibi elleriyle işaret buyurdular.
Ve kabirden çıktılar.
Gözlerinden yaş aktı.
Hatta kabre damladı.
Orada bulunan Hazret-i Ömer ve başkaları; Resulullah’ın; Fatıma binti Esed'den başka hiçbir kimseye böyle yapmadığını söyleyip hayretlerini ifade etmişlerdir!
Defin işi de bitti...
Artık dağılacaklardı.
Efendimiz kabre döndü.
Ve bu hatuna hitaben;
"Ey annem! Allahü teâlâ sana rahmet eylesin... Kendin açken beni doyurdun. Kendin giymez, bana giydirir, yemez bana yedirirdin... Allah’ım! Annem Fatıma binti Esed'i affeyle. Kabrini genişlet. Ben Peygamberin ve geçmiş peygamberlerin hakkı için bu duamı kabul buyur" diye dua etti...
www.gonulsultanlari.com