Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Hazret-i Mevlâna'nın selâmı var
3.08.2015

Hazret-i Mevlâna’yı çok seven bir tüccar vardır.
Bir gün İstanbul'a gitmeye niyet eder.
Hazret-i Mevlâna'ya sorar:
“Bana bir emriniz var mı efendim?”
Mevlâna;
“Falan câmiye git! Orada genç bir âbid göreceksin.Ona bizden selâm söyle” buyurur.
Tüccar;
“Başüstüne” der.
Ve yola çıkar.
İşlerini bitirip o câmiye varır.
İçerde genç bir "âbid" görür.
Yanına yaklaşıp;
“Konya'dan geliyorum. Hazret-i Mevlâna'nın size selâmları var” der.
Ama fevkalâde şaşırır!
Zira Mevlâna oradadır.
O âbidin yanındadır.
Bayılıp yere düşer!
Ayıldığında görür ki "âbid" yalnızdır ve kendisine gülümsemektedir.
O tüccara;
“Siz de benden Mevlâna'ya selâm söyleyin” der.
Tüccar;
“Peki söylerim” der.
Ve Konya'ya geri döner.
Âbid’in selâmını Hazret-i Mevlâna'ya söyler.
Fakat o da ne?!..
Yine hayrette kalır!
Zira âbid de oradadır.
Mevlâna'nın yanındadır.
Bayılıp yine düşer!
Ayılınca görür ki "Mevlâna" yalnızdır.
Ve kendisine gülümsemektedir.
Hazret-i Mevlâna;
“Ben hayatta oldukça bu gördüğünü kimseye söyleme!” buyurur.


www.gonulsultanlari.com