Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Bu gece bu evde kalmayın
12.01.2009

Anadolu'da yetişen ve Konya'da vefat eden Ahmet Eflâkî hazretleri, bir akşam vakti sevdiklerinden birinin evine gitmişti.

Hoşbeşten sonra;
- Bu eviniz çok eski galiba, buyurdu.

Adamceğız;
- Evet efendim, dedi. Dedemizden kalma eski bir yapıdır.
- Bu gece bu evde kalmasanız iyi olur.

- Nerde kalalım hocam?
- Bize gidelim. Misafir edeyim sizi bu gece.

Adam iyice meraklandı:
- İyi de, niçin efendim?
- Bu ev bu gece yıkılabilir. Kalbime öyle geliyor.

Adamcağız mecbûren;
- Peki efendim, dedi.

Ve o gece, evi terkettiler.
Sabah gelip baktıklarında, evlerini yıkılmış gördüler.

NİMETİN KIYMETİ BİLİNMEZSE

Bu zat bir sohbetinde;
- Bir nîmetin kıymeti bilinmezse, elden gider. Üstelik o kişi acı azab görür, buyurdu.

Sordular:
- En büyük nîmet nedir efendim?
- "Îman" ve "İslâm" nîmetidir.

- Kıymetlerini bilmek nasıl olur efendim?
- "Îman" nîmetinin şükrü, ibâdet yapmakla, "İslâm" nîmetinin şükrü, haram işlememekle olur.

BU, BİR ŞANSTIR

Bir gün de, bâzı sevdikleriyle sohbet ediyordu ki;
- Cenâb-ı Hak lutfetti, bizi insan ve müslüman olarak yarattı. Üstelik de "Ehl-i sünnet îtikadı"nı nasîb etti, buyurdu.

Dinleyenler;
- Elhamdülillah efendim, dediler.
- Ama bu, bir şanstır. Bir başkası bu şansa sâhip değilse ona kızılır mı? Bilmiyor çünkü.

Sordular:
- Peki ne yapalım efendim?
- Bilmeyenlere anlatalım. Kitap verelim. Bir insanı kurtarmak, dünyâyı kurtarmak gibi sevaptır.


www.gonulsultanlari.com