Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Bir kıza âşık olmuştu
14.03.2009

Ahmet bin Alevi hazretlerinin
rahime-hullahü teâlâ
talebesinden biri, bir kıza kaptırdı gönlünü.

O günden sonra derslere gelmez oldu.
Çünkü hep o kızı düşünüyordu.

Hocası, bir gün onu çağırıp sordu:
- Sen niçin derslere gelmiyorsun?

Genç utandı.
Söyleyemedi işin doğrusunu.

Ancak O biliyordu.
Şefkatle bir nazar etti gence.
İşte ne olduysa o nazarla oldu.
Genç kaybetti kendisini.

Ayıldığında, çıkıp gitmişti kalbinden o kızın sevgisi.
Allah sevgisi dolmuştu yerine.

Kapandı hocasının ellerine.
Ve bir daha ayrılmadı yanından.

İYİLERLE OLMAYA BAK!

Bir gün de sevdiği bir gence;
- Daima iyilerle beraber olmaya bak! Kötülerle arkadaş olma! buyurdu.

Genç sordu:
- İyiler'den maksat kimlerdir efendim?
- Allahü teâlânın sevdiği kullardır. Onları çok sev. Çünkü kişi, sevdiği kimselerle beraber olacaktır.

- Ahirette de mi hocam?
- Evet, orada da.

- Çok günahkâr olsa da mı efendim?
- Tabii. Bir topluluğun içinde cenâb-ı Hakkın sevdiği bir kul varsa, o insanların hepsi, onun hürmetine affolup Cennete girer.

Şöyle devam etti:
- Allahü teâlânın rahmeti boldur. O cemaatin bir kısmını Cennete koyup, diğerlerini mahrum etmez. Bu, dünyada da böyledir zaten.

Ve sordu gence:
- Mesela birbirini seven üç beş kişi sohbet ederken, yanlarına bir iki yabancı gelse, onlara; "Kusura bakmayın, sizi aramıza kabul etmeyiz" derler mi?

- Demezler efendim.
- İnsanoğlu demezse, cenâb-ı Hak hiç demez evladım.


www.gonulsultanlari.com