Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Gönlü kırık olun
13.04.2009

Şah Kubad-i Şirvani hazretleri rahime-hullahü teâlâ, bir sohbetinde;
- Allah, göğsü kabarık insanları sevmiyor. Başı önünde olanları beğeniyor, buyurdu.

Ve misal verdi:

Sahabeden biri, bir harp esnasında salınarak, heybetle yürür.
Resulullah "aleyhissalatü vesselâm", onu böyle görür.
- Bu, doğru değil! derler.

Ardından;
- Ama harpte caizdir, buyururlar.

BİR ANLIK GAFLET

Yine Huneyn harbinde, İslâm ordusu, onbin mücahittir.
Bu, o gün için büyük bir kuvvettir.

Mücahitler, bir an gaflete düşüp;
- Bu ordunun önünde kim durabilir? derler.
Yani biraz böbürlenirler.

Ama ikaz tez gelir.
Düşmanın karşısında dağılırlar.
Kısa bir bozgun yaşanır.

Ama Resulullah Efendimiz bir milim bile ayrılmaz yerinden.
Hatta, atını mahmuzlayıp, sürer düşmana.
Hem de tek başına.

Hazret-i Ali ardından yetişir.
Atının dizginine yapışır,
- Gitme yâ Resulallah! der, hazretine zarar gelir.

Onun bu ricasıyle durur.
- Ben Abdullahın oğlu Muhammedim. Tek başıma da olsa, giderim, buyurur.
Ama bir milim bile gerilemez.

O sırada hazret-i Abbas da yetişir.
O, sesi gür bir kişidir.

Nida eder gazilere:
- Ey Resulün eshabı! Nereye gidersiniz? Bakın burada yalnız kaldı Peygamberimiz!

Gaziler bu sesi duyar;
- Biz ne yapıyoruz? deyip toparlanırlar.
Anlamışlardır hatalarını.

Tevazu'ya bürünürler.
Kırık kalb'le saldırırlar bu kere.

Ve yardım gelir.
Kavuşurlar zafere.


www.gonulsultanlari.com