Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Gemi niçin yürümedi?
14.04.2009
İlyas Çelebi rahime-hullahü teâlâ bir gün bazı talebesiyle deniz aşırı bir yere gidecekti.
Rıhtıma geldiler.
Ancak gemici onu almadı gemisine.
Üstelik hakaret etti.
Üzüldü büyük Velî.
Kırık kalble ayrıldı rıhtımdan.
O anda enteresan bir şey oldu.
Gemici, hareket ettiremiyordu gemisini.
Ne kadar uğraştıysa da nafile.
Bir milim oynamıyordu yerinden.
İşte o anda aklı başına geldi.
Koşup yalvardı bu zata:
- Lütfen buyurun gemiye. Sizden ücret de almıyorum.
Büyük Velî bindi gemiye.
Gemi başladı yürümeye.
Gemici, talebesiydi artık bu Velinin.
EN MÜHİM İŞ
Bir gün bir sevdiğine;
- İman ettikten sonra en mühim iş, o imanı korumaktır, buyurdu.
Ve ekledi:
- İman, "mum alevi"ne benzer. En ufak bir rüzgarla sönebilir. Sönmemesi için, cam bir fenerle etrafını çevirmek gerekir.
Sordular:
- Fenerden maksat nedir hocam?
- İbadetlerdir. Namaz, bir fenerdir mesela. Oruç, hac, dînî sohbet, dînî kitap okumak, bunların hepsi imanı muhafaza altına alan "cam fener" gibidirler.
MÜMİN DÜNYAYA BEDELDİR
Bir gün de sohbetinde;
- Müslümanın yüzüne bakmak ibadettir, buyurdu.
Şaşırdılar:
- İbadet mi efendim?
- Evet. Müminin yüzüne sevgiyle bakana, cenâb-ı Hak "yüz ömre" sevabı verir.
- Hikmeti ne hocam?
- Çünkü müslüman, Allahın dostudur. Halis müslümana, gökteki melekler bile imrenerek bakarlar.
www.gonulsultanlari.com