Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Merhamet edene, merhamet olunur
27.04.2009

Mevlana hazretleri rahime-hullahü teâlâ, bir gün eline bir Ekmek alır.
Bir viraneliğe vardır.

Sevdiklerinden biri Onu görür.
Ne yapacak diye meraklanır.

O yerde bir anne köpek vardır.
Hazret-i Mevlana, o ekmeği lokma lokma ona yedirir.

Sonra o kimseye dönüp;
- Ey filan! Yedi gündür bu hayvan aç. Yavruları da var. Bir yere ayrılmıyor. Bir anne şefkatiyle onlara bakıyor, buyurur.

Ve ilave eder.
- Peygamberimiz "aleyhissalatü vesselâm"; "Merhamet edene merhamet olunur" buyuruyor.

BİR GECEDE KIRK YERDE

Bir gün, birbirinden habersiz "kırk kişi", hazret-i Mevlanayı evlerine davet ederler.
Hiçbirini kırmaz.
Kırkının da evine teşrif eder.

Gece boyu sohbet ederler.
Ertesi gün, o kırk kişiden ikisi karşılaşır.

Biri diğerine der ki:
- Dün gece hazret-i Mevlana bizdeydi.

Öbürü şaşırır:
- Olur mu, dün gece bizdeydi.
- Hayır, bizdeydi.

Halbuki hiç birinde değildi.
Geceyi, evinde yalnız geçirmişti.

NEREDEN GELİRSİNİZ?

Bir gün de Hazret-i Mevlana'yı ev halkı evde göremez, merak ederler.
Nihayet geç vakit kapı vurulur.

Gelen, Hazret-i Mevlanadır.
Hanımı, ayakkabılarını çevirirken kenarlarında Mekke'nin kumlarını görüp sual eder:

- Nereden gelirsiniz?
- Kumları mı merak ettin?

- Evet.
- Mekkeden geliyorum. Bir dostumu ziyarete gitmiştim.

Mübarek hanım;
"Bu kısacık zamanda Hicaza gidip gelinir mi?" diye düşünürken;
- Veliler ruh gibidir. Bir anda uzak yerlere gidip gelebilirler, buyurur.


www.gonulsultanlari.com