Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Kapıyı açmaz, ama...
7.05.2009

Allah dostlarından Merkez Efendi hazretleri rahime-hullahü teâlâ, küçük yaşta başlar ilim tahsiline.

Aklı, fikri, zekası,
İlme karşı hevesi,
Öyle çoktur ki, şaşırtır herkesi.

Vatka ki tahsilini bitirir.
Sümbül Sinan ismini işitir.

Aldırmaz ama.
Zira bazı dedikodular duymuştur hakkında.
O gece, rüyasına girer büyük Velî.

Şöyle ki;
Rüyasında kapısı çalınır.
Görür ki, gelen Sümbül Sinan hazretleridir.

İstemez içeri girmesini.
Yığar kapı ardına eşyasının hepsini.
Kendi de çıkıp oturur üzerine.
Ama Sümbül Efendi kapıyı açar yine.

Ve Merkez Efendi eşyalarla birlikte, yerde buldu kendini.
Uyanıp, anlar hata ettiğini.
Sabahı zor bekler.

Ve erkenden çıkar evden.
Sümbül Sinan hazretlerine gider hemen.

Büyük Velî, o esnada kürsüde vazetmektedir.
O da içeri girip, kürsüsünün arkasına usulca çömelir.
Güya Ona görünmeden.

Ama o görmüştür kendisini.
Zira bekliyordur gelmesini.
Bir surenin tefsirini yapmaktadır o ara.

Nihayet tefsir biter.
- Bu tefsiri hepiniz anladınız, der.

Ve ekler:
- Merkez Efendi de anladı.

Sonra daha yüksek mânâlar vererek devam eder.
Ama anlamamıştır cemaat bu bahsi.

Sümbül Sinan hazretleri, dersine yine ara verip;
- Bunu anlayanınız olmadı, der.

Ve ekler:
- Hoş, Merkez Efendi de anlamadı.

Merkez Efendi almıştır alacağını.
Düşünür ki:
"O rüya doğru çıktı Vallahi. Girdi gönül evime, ben istemesem dahi."


www.gonulsultanlari.com