Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Ölecek hale gelmişti
17.08.2009

Muhammed Sıbgatullah hazretleri, Muhammed Masum Faruki hazretlerinin oğlu, İmam-ı Rabbani hazretlerinin de sevgili torunudur.
rahmetullahi aleyhim ecmain.

Bu çocuk doğduğunda, dedesi İmam-ı Rabbani hazretleri yüzünü görür görmez;
- Esselâmü aleyküm yâ molla Sıbgatullah! buyurdu.

İsmini koymuş oldu böylece.
"Sıbgatullah"

Sonra müjdeler fısıldadı kulağına.
Henüz süt emmeyi öğrenmeden, dedesinin mübarek sesine alışmıştı.

Muhammed Sıbgatullah, henüz beş aylık olmuştu ki, ağır bir hastalığa yakalandı birden.
Tabipler, çare bulamadılar.

Hatta;
- Bugün yarın vefat eder, dediler.

Hastalığın şiddeti, giderek arttı.
Nabzı, hissedilmez olmuştu artık.

Anasıyla babası, hayatından ümitlerini kesmiş, hatta cenazesi için hazırlığa girmişlerdi ki, İmam-ı Rabbani hazretleri teşrif etti o eve.

Ve eliyle yüzüne dokunup;
- Ey oğlum, yetişir bu kadar naz. Yeter bunca üzüntü. Haydi aç gözünü, bana bak. Gözünü aç ki, annen baban birazcık sevinsin ve şöyle huzur içinde biraz yemek yesinler, buyurdu.

Ölüm derecesinde iken açtı gözlerini.
Ve baktı dedesine.
Hareketlenip, şifaya kavuştu.
Annesi babası sevinçten ne yapacaklarını bilemediler.

Dedesi, onlara bakıp;
- Siz bundan ümidinizi kesmiştiniz değil mi? buyurdu.
- Evet efendim, dediler.

Büyük Velî;
- Ama ben bu çocuğu, saçları, sakalları ağarmış, ilim ve tasavvufta yetişip kemal bulmuş ve binlerce talebesi, huzurunda edeble oturmuş, nurundan istifade ediyor, diye görüyorum, buyurdu.

Onun bu sözleri, seneler sonra hakikat oldu.
Evet, insanlar ileride olacakları bilemese de, Hak teâlâ, o büyüklere bildiriyor.


www.gonulsultanlari.com