Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Belh emirinin kızı
30.08.2009
Ahmed bin Hadraveyh "rahime-hullahü teâlâ", Evliyanın büyüklerindendir. Babası, memnuniyetle verdi kızını bu "Allah dostu"na.
Hâl ehli bir zat olup, kerametleri vardı.
Belh şehrinde yaşayıp, İbrahim Edhem hazretleri ile sohbet etti.
Belh emirinin kızı Fatıma,
çok güzel, ihlas sahibi
ve saliha bir hanım olup,
bu zatın Hak dostlarından
olduğunu öğrenmişti.
Biriyle haber gönderip;
- Beni babamdan iste! diye ricada bulundu.
Kabul etmeyince üzüldü.
Bu defa başka biriyle;
- Ben seninle, nefsim için değil, "Allah için" evlenmek istiyorum. Seni ben, "Yol kesici" değil, Hak yolunu gösteren bir "rehber" biliyordum, yoksa yanılıyor muyum? diye haber gönderdi.
Ahmed bin Hadraveyh hazretleri bu haberi alınca kabul etti.
Ve gidip istedi bu kızı babasından.
Ve evlendiler.
Sonra hanımını alıp Nişabur'a yerleşti.
MERKEBİ NİYE KESTİRMİŞ?
Bir gün, devrin Evliyasından, Yahya bin Muaz-ı Razi hazretleri "rahime-hullahü teâlâ" geldi bu zatın ziyaretine.
Uzak diyardan gelmişti.
Hanımı Fatıma buna o kadar sevindi ki, o zatın şerefine birçok koyun kesip ziyafet verdi o yörenin halkına.
Evini, şamdanlarla donattı.
Sonra da;
- Merkebi de kesin! diye emretti hizmetçisine.
Beği bunu öğrenince;
- Yâ Fatıma, merkebi niçin kestiriyorsun? diye sordu.
Cevaben;
- Kerem sahibi bir "Allah dostu", kerem sahibi bir "Allah dostu"nu ziyarete gelmiş. Bu, ne büyük şeref, dedi.
Ve ekledi:
- Biz insanlar bayram yaptığımız gibi, "köpekler" de bayram etsin istedim.
www.gonulsultanlari.com