Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Korkudan vefat etti
2.09.2009
Ebu Bekr-i Verrak hazretlerinin "rahime-hullahü teâlâ" çok temiz kalbli bir oğlu vardı.
İlmihalini öğrenmesi için bir hocaya gönderdi onu.
Çocuk akşam eve geldiğinde, yüzü solmuş, dudakları titriyordu.
Çok üzülüp;
- Evladım neyin var, niçin sararıp soldun böyle, birşeyden mi korktun? dedi.
Çocukcağız;
- Birşeyden korktum, dedi.
- Hayrola neden korktun oğlum?
- Bu gün hocam, Müzzemmil suresinin onyedinci âyetini okuttu babacığım. Bu âyette Allahü teâlâ mealen; (Siz bu gün küfür ve günahtan kurtulmazsanız, yarın kıyamet gününde Cehennem ateşinden nasıl kurtulacaksınız? O günün dehşeti, nice gençleri ak saçlı ihtiyara döndürür) buyuruyormuş. Bundan korktum, dedi
Ve korku hali artarak devam etti.
Yemekten içmekten kesildi.
Günden güne eridi adeta.
Ve o korkuyla vefat etti.
Definin ertesi günü, babası ziyaret etti bu mübarek çocuğu.
Kabri başında çok ağladı.
Göz yaşları içinde;
- "Ey nefsim!" dedi kendi kendine. "Bak şu oğlun, bir âyet-i kerime işitmekle korktu, hastalandı ve bu dertle öldü. Sen ise, aynı âyeti yıllarca okuyorsun da hiç korku gelmiyor kalbine. Taş mıdır senin kalbin?"
KALBİ KARARTAN ŞEYLER
Bu zat bir sohbetinde;
- Kardeşlerim, çok uyumak, çok konuşmak ve çok yemek, gönlü karartan, kalbi katılaştıran şeylerdir, buyurdu.
Dinleyenler;
- Kalbi katılaştıran konuşmaktan murat nedir efendim? dediler.
- Hiç günah karışmayan konuşmalardır.
- Ya günah karışırsa efendim?
- Günah ve bid'at karışan konuşmalarla kalb önce "katılaşır", sonra da "ölür" mazallah.
www.gonulsultanlari.com