Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr
Hiç karşılık vermedi
11.12.2009
Bir gün, birisi hakaret etmişti Behaeddin-i Buhari hazretlerine.
Ama O, hiç karşılık vermedi.
Onu üzecek bir davranışta bulunmadı.
Bilakis tebessümde bulundu.
Aradan bir müddet geçti.
Birden hastalanıp, "ölüm" haline geldi o adam.
Hatasını anladı.
Pişman oldu.
Ve affetmesi için haber gönderdi bu büyük Veli'ye.
Mübarek zat acıdı yine o adama.
Ziyaretine gidip;
- Nasılsın? diye sordu.
Adam ölüm halindeydi.
Zor konuşuyordu.
Kendini zorlayıp;
- Çok hastayım efendim, diyebildi.
Büyük Velî onu teselli edip;
- Tek şifa verici Allahü teâlâdır. İnşallah sana da şifa verir, buyurdu.
Bu duası kabul oldu.
Ve anında iyileşip, ayağa kalktı adamcağız.
Hiçbirşeyi kalmamıştı.
Elerine yapışıp;
- Sizi incittim, ama çok pişmanım. Ne olur beni affedin, dedi.
Büyük Veli gülümsedi.
- Evet, o zaman kalbimiz incinmişti. Ama şimdi gönlüm sana karşı tertemizdir, müsterih ol, buyurdu.
Ve ilave etti:
- Ama şunu unutma ki, "Allah dostları" kınından çıkmış "kılıç" gibidirler. Fakat o kılıçla kimseye vurmazlar. Belasını arayanlar, kendileri gelir, boyunlarını vururlar o kılıçlara.
O kimse çok duygulanıp;
- Bana biraz nasihat eder misiniz, diye rica etti.
Büyük Veli;
- Nefsine, bir an bile fırsat verme. Daima baskı altında tut, ez onu. Yoksa o, baş kaldırıp seni ezer. Nefsine ne kadar muhalefet edersen, o kadar iyi neticelerine kavuşursun, buyurdu.
Ve ekledi:
- Nefse uymamak, hep iyilik getirir. Her dert ve musibet de, ona uymaktan gelir.
www.gonulsultanlari.com