Menkîbeler
Abdüllatif Uyan / abdullatif.uyan@tg.com.tr


Sizi çok seviyorum
16.01.2010

Yakub-i Çerhi "zrahime-hullahü teâlâ", Zahiri ilimleri bitirip ve icazet alıp tam memleketine dönecekti ki, Evliyanın büyüklerinden Behaeddin-i Buhari hazretlerini işitti birinden.

Görmeden çok sevdi kendisini.
Bu sevgiyle tutuştu, yandı kalbi.
Memlekete dönmeyi tehir edip, bu zatı görmeye gitti acele.

Huzuruna girince, büyük Veli;
- Tam dönecek zaman mı, bize geliyorsunuz? buyurdu.

Çok mahcup olmuştu.

Boynunu büküp;
- Sizi çok seviyorum. Siz, Allahü teâlânın sevgili bir kulusunuz, dedi.

- Nereden biliyorsun?
- Resulullah Efendimiz; "Allahü teâlâ bir kulunu severse, Onu, diğer kullarına da sevdirir" buyuruyor. Bana da sizi sevdirdi.

Büyük Velî tebessüm edip;
- Biz Azîzânız, buyurdu.

Yakub-i Çerhi, bu Azîzân sözünü işitince, gördüğü bir rüyayı hatırladı hemen.

Şöyle ki, rüyasında ona;
- Ey Yakub! Sen de gidip Azîzân'a tâbi ol! denilmişti.

Bütün cesaretini toplayıp;
- Efendim, beni de talebeliğe kabul edin, diye arzetti.

Cevaben;
- Bu işe büyüklerimiz karar verir. Onlar, kalb casusudur. Kalbinize girip, iç halinize vakıf olurlar. Bu gece belli olur. Büyüklerimiz kabul ederse, biz de sizi kabul ederiz, buyurdu.

Yakub-i Çerhi diyor ki:
- Huzurundan başım önümde çıktım. Ömrümde hiç böyle çetin bir gece geçirmemiştim. "Kabul edecekler mi bu biçareyi?" diye düşünerek zor geçirdim o geceyi.

Sabah namazını beraber kıldık.

Duadan sonra bana dönüp;
- Müjde ey Yakub, kabul ettiler, buyurdu.

O gün hizmetine girdim.
Himmetiyle tasavvufun zirvesine yükseldim.


www.gonulsultanlari.com