Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2010 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Ben su-i zan etmem
23.03.2010

Mevlana Halid-i Bağdadi "kuddise sirruh", bir gün Hacca gitmek üzere katırına binip çıktı Bağdat'tan.
Mekke'ye gidiyordu.

Şam'a geldiğinde mola verdi biraz.
Ama burada bir hadise geldi başına.

Şöyle ki;
Bir adam kadıya gidip, bu zatın ismini vererek;
- Kadı Efendi, bu kişi katırımı çalmış. Görür görmez tanıdım, diye şikâyet etti bu büyük Veli'yi.

Yalancı şahitler de hazırdı zaten.
Kadı şahitleri dinleyince, yalancının lehine hüküm verdi.
Mevlana Halid hazretleri mahkemeden çıkınca, kendi katırını teslim etti o yalancıya.

Verirken de;
- Ey kişi, kadı efendinin hükmüyle bu katırın senin olduğu anlaşıldı, dedi.

Ve ekledi:
- Gerçi bu hayvan benim evde dünyaya gelmiş, benim yanımda büyümüştü. Ama yine de hiç kimseye su-i zan etmiyorum. Çünkü biliyorum ki, Allahü teâlâ herşeye kadirdir. Bu duruma göre benim evimde doğan bu katırı senin eve, senin katırını da benim eve koymuş olduğu anlaşılıyor.

Sözüne devamla;
- Senin olan bu katıra, Bağdat'tan Şam'a kadar binip geldim, buyurdu. Bunun ücretini de vereyim ki, hakkınız kalmasın üzerimde.

Adam hiçbir şey söylemedi.
Mübarek zat tam parayı çıkarıp, o kimseye veriyordu ki, yalancının katırı oraya geldi birden.

Adam baktı ki, kendi katırı.
İş değişti bu defa.
Ne diyeceğini bilemedi.
Çok mahcup olmuşlardı.

O ve yalancı şahitler, özür dilediler bu Allah dostu'ndan.
Hakim, daha sonra hadiseyi öğrendiyse de, arayıp bulamadı Halid-i Bağdadi hazretlerini.
Zira ayrılıp gitmişti oradan.

 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
29.12.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı