Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2010 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Onu imtihan edelim!
17.11.2010

Seyyid Ebül Vefa hazretleri Bağdat'ta iken sultanın baş veziri kendisini çok sevmiş ve talebesi olmuştu. Sultan biraz yumuşadıysa da fitneciler huzuruna gelip;
- Sultanım, en güvendiğiniz ve sadık adamlarınız bile birer birer sizden ayrılıp, o zâtın hizmetine giriyor, dediler.

Sultanın kafası karıştı yine.
Âlimleri yanına çağırıp sordu:
- Bu Ebül Vefa'yı ne yapalım?

- İmtihan edelim. En güç dînî meseleleri soralım. Cevaplandırırsa ne âlâ. Yoksa işini bitirelim, dediler.

Sultan bu fikri beğenip;
- Tamam, gidip bunu haber verin kendisine! diye emretti.
Gidip söylediler.

Büyük Velî;
- Peki olur. Filân yeri kazın. Orada demirden bir minber bulacaksınız. Onu çıkarıp, etrafında bolca ateş yakarak iyice kızdırın. Kıpkırmızı kor hâline gelince, ben gelip o minbere çıkar ve suallerinize oradan cevap veririm, buyurdu.

Dediği gibi yaptılar.
Cümle halk, o meydanı doldurmuş, merakla bu zâtın gelmesini bekliyordu.
Sultan ve âlimler yerlerine oturdular.

En son Ebül Vefa hazretleri teşrif etti ve Besmele söyleyerek çıktı o kızgın minbere.
Halk bu hâli görünce dehşete kapıldılar.

Büyük Velî, vakarla etrafına bakıp;
- Ey âlimler, haydi ne soracaksanız sorun! buyurdu.

Ama âlimler, o anki şaşkınlık ve hayretten, soracakları şeyi unutmuşlardı.
Ama O, her birinin sualini tek tek cevaplayıp, minberden indi.

Bu kerameti gören âlimler ve Bağdat halkı, elini öpüp özür dilediler.
Sultan da yumuşadı bu keramet karşısında.
Ve anladı nihâyet bu zâtın büyüklüğünü.
İhlâsla tâbi oldu kendisine.


 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
29.12.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı