Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2010 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Sihirbazın sonu
4.12.2010

İmâm-ı Alî Naki hazretleri zamanında, o memlekete bir sihirbaz gelmiş, acayip gösteriler yaparak, halkı güldürüyor veya hayrette bırakıyordu.

Bu zâtı çekemeyenler, o sihirbaza;
- Burada bir kimse var ki, herkes ona çok itibar ediyor. Eğer onu mahcup edebilirsen, sana "bin altın" veririz, dediler.

Sihirbaz;
- O iş kolay, dedi. Siz onu yemeğe çağırın. Gerisini ben hallederim.

Yemeğe davet ettiler bu büyük Velî'yi.
Kabul edip teşrif etti.
Sihirbaz da gelip oturdu sofraya.
Büyük Velî "Bismillah" deyip, elini ekmeğe uzattı.

Tam bu sırada sihirbazın sihriyle ekmek havalandı sofradan.
Sofrada bulunanlar, kahkahalarla gülüştüler.
Ama Allah dostu üzülmüştü.

Bir divan yastığında, "arslan resmi" vardı ki, büyük Velî o resme hitâben;
- Şu adamı yut! diye emretti.

Resim ânında canlanıp, saldırdı sihirbaza.
Ve parçalayıp yuttu.

Mübarek zât o kimselere dönüp;
- Bir Allah düşmanını, bir Hak dostuna musallat etmeyin ki, siz de böyle bir belâya çarpılırsınız, buyurdu.

ASIL MARİFET NEDİR?

Bu zât, bir sohbetinde;
- Kardeşlerim, Allahü teâlâ, kullarını bazı şeylerle imtihan eder. İmtihanı kazananlar Cennete girer, buyurdu.

- İmtihan nasıl kazanılır efendim? dediler.
- İnsanlardan gelen sıkıntılara sabretmekle, buyurdu. Ama bu da yetmez. Asıl marifet, o insanlara ayrıca "Gül demeti" sunabilmektir.

- Ama bu, çok zor hocam.
- Evet ama zoru yapabilen kazanır imtihanı.

 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
29.12.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı