Zührî hazretleri, "rahmetullahi aleyh" Tâbiînin âlimlerindendir. Kendisini tamamen ilme ve kitaplara vermiÅŸti. Bir gün evde oturmuÅŸ, kitaplarını da duvar gibi etrâfına dizmiÅŸti.
Hanımı gördü.
Ve kendisine;
"Vallahi üzerime üç tâne kuma getirseydin, bana bu kadar ağır gelmezdi" dedi.

KAN VE YAÅž

Bir gün sohbetinde;
"Allah yolunda akıtılan kan ve Allah korkusu ile akıtılan yaÅŸlar, Allahü teâlânın en çok hoÅŸnud olduÄŸu damlalardır" hadîs-i ÅŸerîfini nakletti.

YÂ MÛSÂ!

Bu zat anlatıyor: Bir gün Mûsâ aleyhisselâm yolda giderken; "Yâ Mûsâ!" diye bir nidâ iÅŸitti. Etrâfa baktı, kimseyi göremeyince yoluna devam etti.
Az sonra yine.
"Yâ Mûsâ!..."
Hazret-i Mûsâ yine bakındı. Kimseyi göremedi. Fakat içi ürpermiÅŸti. Üçüncüsünde; "Yâ Mûsâ! Ben kendisinden baÅŸka ilâh olmayan Rabbin Allahım" diye nidâ edildi.
Bu defâ duydu.
Hemen durdu.
"Buyur yâ Rabbî, emrine hazırım" dedi. Ve secdeye kapandı. Allahü teâlâ; "Yâ Mûsâ, Arşın gölgesinde gölgelenmek istiyorsan, yetimlere karÅŸe merhametli baba gibi ol" buyurdu

Ä°YÄ°LÄ°K YAPIN!

Bir gün de sevdiklerine; "Sizi Cehenneme düÅŸmekten muhafaza edecek olan ÅŸeyleri çoÄŸaltınız" buyurdu.
Sonrular ki:
"O ÅŸey nedir?"
Cevap verip; "Allahın kullarına ihsân ve iyilik yapmaktır" buyurdu.