Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2015 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Hemen hazırlanın, vaktimiz yok
18.06.2015

Şems-i Tebrizi hazretleri Konya’ya gelince Hazret-i Mevlâna onu görüp âşık oldu.
İkisi “bir odaya” kapandı.
Gece gündüz sohbet ediyorlardı.
Fakat Mevlâna hazretlerinin talebeleri, sevenleri ve şehrin ileri gelen âlimleri bu hâli beğenmediler.
Bir cuma gecesiydi...
Bütün âlimler anlaşarak “Mevlâna bizi bıraktı" diye Konya’yı terkedip Denilzi’ye gittiler. Sultan Alaaddin buna çok üzüldü!
Bir hayli içerledi.
Ve ertesi gün oldu...
Sultan, Sadreddin-i Konevi’ye “Efendi hazretleri! Âlimler Konya'yı terkedip Denizli'ye gitmişler. Diyorum ki Denizli'ye gidesin ve onları alıp getiresin” dedi.
“Hemen mi sultanım?”
“Evet, cuma namazına burada olsunlar.”
“Başüstüne” dedi ve Allah'ın izniyle bir anda vardı Denizli'ye.
O âlimleri buldu ve;
“Sultanımız sizi bugün cuma namazına bekliyor” dedi.
Âlimler şaşırdılar!
“Bu imkânsız. Konya üç günlük yol. Cuma namazına iki saat var” dediler.
Cevaben;
“Siz ‘peki’ deyin. Hakk teâlâ her şeye kâdirdir” buyurdu.
"Pekâlâ" dediler.
Ve bindiler hayvanlarına. Bir iki konak gitmişlerdi ki Konya göründü karşıdan.
Padişah çok sevindi...
Teşekkür etti Sadreddin Konevi’ye. Âlimler bu kerameti gördüler. Sadreddin Konevi hazretlerini daha çok sevdiler.

 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
29.12.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı